Vatandaşlar artık özel sağlık kuruluşlarına %40 daha fazla ilave ücret ödemek zorunda.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), sözleşme/
protokol yaptığı tüm sağlık hizmet sunucularından satın aldığı sağlık
hizmetleri için fiyat tarifesini güncellemiştir. Buna göre tanıya dayalı
cerrahi operasyon ve özellikli işlemlerin bedellerinde yaklaşık %40 oranında artış
yapılmıştır. Bu durumda da özel sağlık kuruluşlarında vatandaştan alınan SUT
bedelinin %200’üne kadar olan ilave ücret miktarı da böylece %40 zamlanmıştır.
25.08.2022 tarihli ve 31934 1. Mükerrer Sayılı Resmi
Gazetede yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde
değişiklik yapılmasına dair tebliğ ile;
a) Bazı ilaçlar bedeli ödenecek ilaçlar listesine
ilave edilmiş, bazı ilaçların katılım payı muafiyeti ile geri ödeme
kriterlerine ilişkin güncellemeler, yatarak tedavileri kapsamında sağlık
hizmeti sunucuları tarafından kullanılan bazı tıbbi malzemelerin de geri ödeme
bedellerinde değişik oranlarda artış yapıldı.
b) Finansmanı sağlanan sağlık hizmetlerinde ise tanıya dayalı işlemler (paket işlemler) diğer
bir deyiş ile operasyon ve özellikli işlemlerin fiyat uygulamalarına %40
oranında artış yapılmıştır. Bu
durumda vatandaşların özel hastanelerde yasal (legal) olarak ödedikleri ilave ücrette
de %40 daha artış olacaktır.
SGK, genel sağlık sigortası (GSS) kapsamında genel
sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişilere, hak sahiplerine
sunulan sağlık hizmetlerini kamu-özel ayrımı yapmaksızın tüm sağlık hizmet
sunucularından (kamu-özel-üniversite sağlık hizmet sunucuları, eczaneler ve
optisyenler) sağlık hizmeti satın alım sözleşmesi / protokolü yapılması
suretiyle satın almaktadır. Kurum ile sözleşmeli/protokollü sağlık hizmeti
sunucularından alınan sağlık hizmetlerinin bedelleri ise genel sağlık sigortası
fon gelirlerinden karşılanmaktadır.
Tanıya dayalı işlemlere yapılan
bu artış vatandaşa nasıl yansıyacak?
İlave ücret, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanunu’nun 73. Maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir.
Kurumla sözleşmeli vakıf üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca
Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) belirlenen sağlık hizmetleri bedeline ek
olarak, kişilerden bu bedelin iki katına kadar (%200) ilave ücret
alınabilmektedir.
Tanıya
dayalı işlemler (paket işlemler) diğer bir deyiş ile operasyon ve özellikli
işlemlere zam
yapılması ile Kurum’la
sözleşmeli/protokollü tüm sağlık kurum ve kuruluşları, müracaat eden genel sağlık sigortalısı veya
bakmakla yükümlü olduğu kişilere sundukları sağlık hizmetlerin bedelini SGK’dan %40 artmış olarak alacaktır. Böylece de vakıf üniversiteleri ile
özel sağlık kurum ve kuruluşlarının da legal olarak bu kişilerden talep
ettikleri ilave ücrete %40 zam yapılmış olmaktadır.
Maalesef özel hastanelerin
çoğunda yasal olarak ödenmesi gereken ilave ücretin çok ötesinde bedel talep
edilmektedir.
Birçok özel hastane ve sağlık kuruluşu, her türlü
tıbbi işlem için SUT bedellerinin %200’ü ve çok daha ötesi olan bedeli ilave
ücret adı altında vatandaştan almaktadır. Daha çok cerrahi işlemlerde olmak
üzere kayıt dışı olarak elden ödeme şeklinde uygulamalar çok hızlı bir şekilde
artmaya başlamıştır. SGK’dan özel kurumlara yapılan ödemeler ise adeta
sübvansiyon niteliğinde olup, bu SUT değişikliği ile birlikte bu miktar da artmış
olacaktır.
SGK’nın bu artışla birlikte zaten yapması gereken
denetimleri sıkılaştırması ve cezaları arttırması, ihlal yapan özel hastaneler
ile sözleşmesini iptal etmesi gerekmektedir. Oysa SGK’nın 5510 sayılı Kanun ve
buna bağlı sözleşmelerle belirlenmiş denetim mekanizmasını yeterince ve etkin
biçimde kullanmadığı aşikardır.
Sonuç olarak…
Kamu
hastanelerinde muayene ve ameliyat randevusu alınamaması önemli bir sorundur.
Hastalar birçok branşta ve yan dalda Merkezi Hekim
Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevu alamadıkları için kamu sağlık
hizmetine ulaşamamaktadır. Bu durumda parası olanlar veya borç para
bulabilenler özel sağlık kuruluşlarına yönelmektedir.
Sağlık Bakanlığı, SGK ile tüm kamu hastaneleri adına
sağlık hizmetlerinin bedeli için anlaşma yapmakta ve yılda bir kez karşılıklı
pazarlıkla global bütçe belirlenmektedir. Sağlık Bakanlığı hazırladığı
yönetmelik ile de global bütçeden hangi hastaneye ne kadar finansman
ayıracağını saptamaktadır. Yapılan bu
son düzenlemenin kamu üniversite ve devlet hastanelerinin yaşadığı finansal
sıkıntıyı atlatabilme ve borçlarını ödeyebilme imkanı sağlayabileceği ön
görülebilir. Ancak asıl kazananın hem doğrudan SGK’dan kaynak aktarımı hem de
‘sağlanan hasta-müşteri’den alacakları ilave ücret bedelinin artması ile özel
hastaneler olacağı da aşikardır.
Kamu üniversite ve devlet hastanelerinde
muayene, tetkik, ameliyat randevusu alamayan Kurum’la sözleşmeli vakıf
üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaat etmek zorunda
kalan vatandaşlar ise ilave ücret ödeyebilmek için daha fazla elindeki
avucundaki satmak, borç para bulabilmek veya kredi çekmek zorunda
kalacaklardır.
Dr. Ergün DEMİR Dr. Güray KILIÇ
Yorumlar
Yorum Gönder