Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

COVID-19 PANDEMİ SÜRECİ BİTTİ Mİ?

  ARTIK PANDEMİ BAKIM VE YOĞUN BAKIM HİZMETİ İÇİN HASTANELERE ÜCRET ÖDENMEYECEK! Sağlık Uygulama Tebliğinde yapılan değişiklik ile Covid-19 nedeniyle hastaneye veya yoğun bakım servislerine yatırılan hastalar için SGK’nın hastanelere sadece pandemi süresince pandemi olgularına yönelik tedavilerde ödediği “pandemi bakım ve yoğun bakım hizmeti’’ ücreti ödemeleri yürürlükten kaldırılmıştır. Bu durum salgının bittiğinin ilanıdır. Oysa vaka ve ölüm sayıları azalmış ancak salgının sona erdiğine dair Dünya Sağlık Örgütü’nden henüz bir duyuru yapılmamış, yani pandemi sona ermemiştir. Ayrıca birçok ilde hastaneye veya yoğun bakıma yatan Covid-19 vakaları azalmış olsa da yatışlar devam etmektedir. SGK’nun hastanelere pandemi bakım ücretini bundan sonra ödememesi demek tıpkı salgının başlangıcında olduğu gibi  hastaların özel hastanelerin insafına terk edilerek mağdur edilmesi demektir. Bugün yayımlanan (21 Nisan 2022 tarih 31816 sayılı) Resmi Gazetede  Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulam

Sağlık hizmetlerinden katılım payı alınmasına son verilmelidir.

  Tüm Emekli-Sen üyeleri yaşadıkları sorunları ve taleplerini hafta sonu Ankara’da yaptıkları mitingle gündeme getirdiler. Emeklilerin talepleri arasında sağlık hizmetine erişimde alınan katılım payının kaldırılması da mevcuttur. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun resmi verileri ve Sayıştay denetim raporu da göstermektedir ki; zaten kıt kanaat geçinen ve derin yoksulluk yaşayan vatandaştan alınan muayene, tetkik, tıbbi malzeme, reçeteden katılım payı alınmasına ihtiyaç duyulmayacak yeterlilikte kaynak SGK’nın sağlık fonunda mevcuttur. Sağlık hizmetlerinden katılım payı alınmasına son verilmelidir. Ekonomik krizin yoğun yaşandığı bu günlerde; Sosyal Güvenlik Kurumu kıt kanaat yaşam sürmekte olan vatandaşlardan muayene, tetkik, tıbbi malzeme ve reçeteden katılım payı alınmasına son vermelidir. İşsizlik, pahalılık ve ekonomik belirsizliğin zirve yaptığı bugünlerde temel ihtiyaçlarını karşılayamayan ve hayatını sürdürmekte güçlük çeken milyonlarca vatandaş elektrik, su, doğalgaz fatural

Sosyal yardım kapsamında yapılan yardım sayılarında manipülasyon mu var?

  Rakamlarla sabit olan Türkiye’de yaşayan vatandaşların giderek daha fazla yoksullaştıklarıdır. 6 Milyon hane yaşamlarını en asgari düzeyde sürdürebilmek için sosyal yardım programlarından destek almaktadırlar. Ana gruplar bazında sosyal yardım programları aile, barınma-gıda, engelli- yaşlı, sağlık, eğitim yardımları şeklinde yapılmaktadır. Bu yazıda; En yüksek bütçeli kamu kurumu olan SGK ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının mali rapor ve tablolarının doğru ve güvenilir bilgi içermediği, sağlık yardımları kapsamında yer alan genel sağlık sigortası (GSS) primi devlet tarafından karşılanan kişi sayısında 2 milyon fark görüldüğü, 2021 yılında sosyal güvenliği olmayan ve    prim ödeme gücü bulunmayan 9.482.940 kişi için SGK’ya   6,7 milyar TL daha fazla ödeme yapıldığı, AKP iktidarının söylemleri ve tüm engellemelerine rağmen belediye bütçelerinden de önemli miktarlarda sosyal yardım harcamaları yapıldığı yer alırken sosyal yardımların mali boyutları konusunda kamuoyunun daha ayrı

İSTİRAHAT RAPORLARI HAKKINDA BİLGİ KİRLİLİĞİNE KARŞI DOĞRU BİLGİ

  Bugün bazı gazete ve internet medyasında ‘’Milyonlarca çalışana kötü haber’’ başlıklı haberde Korona virüse yakalanan çalışanlara verilen istirahat raporları 40 günlük izin hakkının içinde hesaplanacağını belirtilmekte oysa bu bilgi gerçeği yansıtmamaktadır. Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafında 23642684 sayı ve sağlık raporları hakkında alınan tedbirler konulu yazısında; ‘’ İstirahat raporlarında Covid-19 tanılı veya temaslı hastalarda 14+14 olmak koşulu ile 28 güne kadar istirahat/ iş görmezlik raporlarının tek hekim tarafından verilebilmesi ve yıllık kırk günlük maksimum rapor süresine dahil edilmemesi uygulaması kaldırılmıştır. İstirahat rapor işlemlerinin genel mevzuat hükümlerine tabi olağan dönemde olduğu şekli ile yürütülmesi, uygun mütalaa edildiği’’    ifade edilerek Pandemi döneminde sağlık kuruluşlarında yoğunluğun azaltılması amacı ile yukarıda belirtilen hususlarda kurumlar arası iş birliğinin sağlanarak gerekli iş ve işlemlerin yerine getirilme