Ana içeriğe atla

EK BÜTÇE HASTALARIN SIRTINA EK YÜK GETİRİYOR!

KATILIM PAYLARINA %47 ZAM KAPIDA…

 Ek bütçe, ekonomik kriz nedeniyle geliri azalan, geçim sıkıntısı çeken, yapılan zamlar karşısında çaresizlik içinde olan vatandaşın sırtındaki yükü hafifletmesi beklenirken, aksine vatandaşın sırtına ek yük getirmektedir.

Cumhurbaşkanı tarafından TBMM’ne sunulan “2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” ile Ek- Bütçede katılım paylarının da içinde yer aldığı kalemlerden Kişi ve Kurumlardan Alınan Paylara 22.052.456.000 TL eklenmiştir.

Bütçe gelirleri içerisinde yer alan Kişi ve Kurumlardan Alınan Paylar;

Devlet payları (petrolden ve madenlerden), Özel bütçeli idarelerden alınan paylar (Düzenleyici ve denetleyici kurumlardan, GSM işletmelerinden, bilgi teknolojileri ve iletişim kurumlarından, trafik sigorta, elektronik haberleşme sektörüne, İşletmecilerden alınan evrensel hizmet gelirleri ve katılım paylarının da içinde yer aldığı diğerlerinden alınan paylardan oluşmaktadır.)

Ek bütçe, katılım payları kaleminin de içinde yer aldığı kişi ve kurumlardan alınan paylara %47,7 ek yük getirmektedir. Hastalandığınızda, ameliyat olduğunuzda ve ilaç aldığınızda SGK tarafından hastalardan alınan muayene, tetkik, tıbbi malzeme, reçete katılım paylarına %47,7 ek yük yani zam gelecektir.

2022 yılı Merkezi Bütçe Kanun Teklifinde 46.1 Milyar TL olarak sunulmuştur.

(Kaynak; 2022 Yılı merkezi yönetim bütçe kanunu teklifi ve bağlı cetveller.Sy.82)

Ek bütçede kişi ve kurumlardan alınan paylar 22 Milyar TL olarak sunulmuştur.

(Kaynak; Cumhurbaşkanı tarafından TBMM’ne sunulan Ek-Bütçe madde gerekçeleri. Sy.54)

Kamu hesaplarındaki veriler Bütçe Rehberindeki detayla uyum olmalıdır. Böylece hem kamuoyu hem de TBMM bilgi sahibi olmuş olur. Ancak bütçe gelir verileri birbirini tutmamakta ve detay bilgi yer almamaktadır.

Sağlık hizmetlerinde katılım payı alınması

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 68.Maddesinde Katılım payı; sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişiler tarafından ödenecek tutarı ifade eder.

Katılım payı uygulanacak sağlık hizmetleri;

a)      Aile hekimleri hariç olmak üzere ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi.

(İkinci basamak resmi sağlık hizmeti sunucularında 6 TL, Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerinde 7 TL, üniversite hastanelerine bağlı üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucularında 8TL, özel sağlık hizmeti sunucularında 15 TL.)

a)      Vücut dışı protez ve ortezler.

(Vücut dışı protez ve ortezlerden, Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için %10, diğer kişiler için %20 oranında katılım payı alınır. Ancak katılım payı tutarı vücut dışı protez veya ortezin alındığı tarihteki brüt asgarî ücretin %75’ini geçemez. %75’lik üst sınırın hesaplanmasında her bir protez ve ortez bağımsız olarak değerlendirilir)

b)     Ayakta tedavide sağlanan ilaçlar.

        (Kurumca bedeli karşılanan ilaçlar için Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları   kişilerden %10, diğer kişilerden %20 oranında katılım payı alınır. Ayrıca her bir reçete için; 3 kutuya kadar temin edilen ilaçlar için 3 TL,3 kutuya ilave temin edilen her bir kutu ilaç için 1 TL, olmak üzere katılım payı alınır.)

c)      Yardımcı üreme yöntemi.

 Bir hastalığın tedavisinin başka tıbbi bir yöntemle mümkün olmaması nedeniyle yapılacak yardımcı üreme yöntemi tedavisi dışındaki yardımcı ı üreme yöntemi tedavilerinde birinci denemede %30, ikinci denemede %25 üçüncü denemede %20 oranında olmak üzere bu tedaviler için belirlenen bedeller üzerinden katılım payı alınır.

d)      Kurumca belirlenecek hastalık gruplarına göre yatarak tedavide finansmanı sağlanan sağlık hizmetlerinden SGK tarafından katılım payı alınmaktadır.

Ek bütçe önerisiyle olası beklenti kanunun elverdiği ölçüde SUT değişikliği yapılmasıdır.

Buna göre şimdiye dek uygulanmayan birinci basamak sağlık hizmeti sunucularında (aile ve işyeri hekimliğinde) yapılan muayenelerde katılım payı alınması söz konusu olabilecektir. Ayrıca ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmet sunucularında (hastanelerde) yapılan muayenelerde sağlık hizmeti sunucusunun resmi ve özel sağlık hizmeti sunucusu olmasına göre (kamu ya da özel hastane) göre katılım payının 20 TL’ye kadar yükseltilmesi ve 5510 sayılı Kanunda yer alan ancak şu anda uygulanmayan Kurumca belirlenecek hastalık gruplarına göre yatarak tedavide finansmanı sağlanan sağlık hizmetlerinden %1’ine kadar katılım payı alınması uygulaması söz konusudur.  Önümüzdeki günlerde kanunun elverdiği ölçüde yapılabilecek SUT değişikliği ile katılım paylarına ek zam uygulaması gündeme gelmesi beklenmelidir.


(Kaynak; Kurum tarafından Sayıştay denetimine sunulan mali tablo dosyası: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Türkiye Geneli 2020 Yılı Faaliyet Sonuçları Tablosu Sy.9)

Genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişiler 2018 yılında 4.1 Milyar TL, 2019 yılında 4.3 Milyar TL, 2020 yılında 3.3 Milyar TL (Pandemi nedeniyle müracaat sayılarının azalmasına bağlı) 2021 yılında yaklaşık 4.6 Milyar TL SGK’ya muayene, tetkik, tıbbi malzeme, reçete katılım payı ödemişlerdir.

Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılan bütçe transferlerini azaltmak için zam kapıda!

Ek bütçenin en önemli genel gerekçelerinden biri Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılan bütçe transferleri olarak görülmektedir. Ek bütçe önerisinde Sosyal Güvenlik Kurumu'na açık finansmanı ödemeleri 86.317.140.000 TL önerilmektedir. Kuruma yapılan açık finansman ödemelerini azaltabilmek için kuvvetle muhtemeldir ki önümüzdeki günlerde katılım paylarının artışı ile birlikte tüm sağlık hizmetlerine zam gelecektir. Zaten vatandaşlar hastanelerde muayene olabilmek için sıra, ameliyat olabilmek için gün alamadıklarından sağlık hizmetine erişemezken; önümüzdeki günlerde ek bütçe ile gelecek olan ek yük/zamlarla tamamen sağlık hizmetine erişimde mahrum kalacaklardır.

SGK ‘açıkları’ gündemdeki yerini tüm yakıcılığıyla korurken, bu ‘açığın’ sağlık sigortası fonundan değil sosyal sigorta fonlarından kaynaklandığının da altını çizmek gerekmektedir.  

 Sonuç olarak;

Ekonomik kriz giderek derinleşmekte ve başta yoksullar olmak üzere toplumun tamamını etkiler hale gelmektedir. İşsizlikle boğuşan ve yoksulluk sınırının altında kıt kanaat yaşam sürmekte olan yurttaşların sırtındaki yükü hafifletmesi beklenen bütçe ile vatandaşların sırtına ek yük getirilmektedir.

Oysa, 2017-2018-2019 yılları SGK faaliyet raporları Ek 5 bütçe gelir ve Ek 2 bütçe giderlerinin ekonomik sınıflandırma tabloları ile SGK 2020 Sayıştay denetim raporundaki bulgular ışığında anlaşılmaktadır ki; Genel sağlık sigortası fon gelirleri, genel sağlık sigortası kapsamında sağlanan sağlık hizmetlerini karşılamak için yeterli gelmekte ve hatta artmaktadır. GSS fon varlığı fazla vermesine rağmen, SGK gözünü hâlâ yoksullukla yaşam mücadelesi veren vatandaşın cebindeki üç kuruşa dikmekten çekinmemektedir.

SGK’nın vatandaşlardan sağlık hizmetlerine erişirken aldığı muayene, tetkik, tıbbi malzeme, reçete adı altında tedavi katılım payına SON! Verilmelidir.

 

                     Dr. Ergün DEMİR                                                Dr. Güray KILIÇ






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EMEKLİLERE MAAŞ ve İKRAMİYE ARTIŞI İÇİN SGK BÜTÇESİNDE YETERLİ KAYNAK VARMIŞ!

  Artık yeter! 15 Milyon 207 Bin 787 emekli ve hak sahibini oyalamaktan vazgeçin. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir ile yaşamını sürdürmek zorunda; öte yandan düşük gelir nedeniyle emeklilerin neredeyse yarısı ya çalışmakta ya da iş aramakta. Aylardır emekli maaş ve ikramiyesine artış yapmamak için Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesinin yetersizliği ve mali disiplininin korunmasını öne sürülmekte; Kasım-Aralık ayı olmadı, yeni yıl başında artış yapacağız diyerek milyonlarca emekli oyalanmaya çalışılmaktadır. Oysa SGK 2022 Yılı Sayıştay Denetim Raporuna göre emekli aylıklarını ve sağlık giderlerini karşılayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelirleri giderlerini karşılamakta hatta fazla vermektedir. SGK neyi gizlemeye çalışıyor?  Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 2022 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu nda 2022 yılı bütçesi ve gelir – gider tablosu  sonuçlarına göre, 2022 yılı bütçe gideri toplamı 1.032.718.600.200,39 TL’dir. Net bütçe geliri ise

Binlerce aile huzursuz ve tedirgin!

  Bakıma ihtiyacı olan ağır engellilerin evde bakım yardımının durdurulması ve sonlandırılması mı söz konusu? 569 bin ağır engelliye ailenin gelirine göre yapılan evde bakım yardımının, çalışan maaşlarına yapılan son zamlar ile gelirin görece artmış olması ve evde bakım yardımı yönetmeliğinde yapılan değişik ile durdurulacağı korkusu aileleri huzursuz hale getirdi. Evde Bakım Yardımı 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun ek 7'nci maddesi uyarınca Engelli Sağlık Kurulu Raporunda tam bağımlı/ağır engelli ibaresi olan ve hanede kişi başına düşen geliri net asgari ücretin 2/3’ünün altında bulunan engelli bireylerin evde bakımlarının sağlanması için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Evde Bakım Yardımı yapılmaktadır. Faydalanıcı sayısı ve nakdi yardım tutarı Evde bakım yardımı uygulaması 2006 yılında başlatılmış olup, 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi için tam bağımlı durumdaki engellisine evde bakmak isteyen ailelere aylık 4.336 TL nakdi yardım yapılmaktadır. 2023 yılı Nisan

İlaç tedarikinde kriz kapıda!

  Multipl Skleroz hastaları, Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilaç firmaları arasındaki gerilim nedeniyle mağdur edilmemeli, duyguları sömürülmemelidir. Roche firması kamuoyuna yaptığı bir açıklama ile ruhsat sahibi oldukları ve 2018 yılından beri Türkiye’de bir grup Multipl Skleroz (MS) hastasında kullanılan Ocrevus isimli ilacının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafında ‘pasiflendiğini’ ve bu durumun MS hastalarının tedavisinde aksamaya yol açacağını bildirerek SGK’yı bu girişiminden vaz geçirmek üzere kamuoyunu tepki vermeye davet etmiştir. SGK ise MS hastalarının ilaca erişim konusundaki kaygılarını giderecek bir açıklamayı henüz yapmamıştır. Türkiye’nin en kritik seçimlerinde bile maalesef gündem olamayan sağlık ve tıbbi hizmetler ancak vatandaşın canı yandığı zaman tartışılabilmektedir. Sağlık alanında sorunlar seçim döneminde de tüm ağırlığıyla süregeldi. Ancak vatandaşların bazı ilaçlara erişememesi, birçok kamu hastanesinde tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle ameliyatların yapılama