Ana içeriğe atla

2020 yılında en çok satılan ilaçların bedelinin %30’nu vatandaş cebinden ödemiş!

 

HALKIN SAĞLIK HAKKI GİDEREK KISITLANIYOR;

Pandemi döneminde en çok kullanılan ve satılan ilaçların bedelinin %30’nu vatandaş cebinden ödemiş!

Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ekonomik Değerlendirmeler ve İlaç Tedarik Yönetimi Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan Türkiye İlaç Pazarı Gözlem Raporu yayımlandı.

Türkiye ilaç pazarının genel durumunu yansıtmak üzere hazırlanan raporda;

-İlaçların kutu başı ortalama fiyatlarının düzenli olarak artış gösterdiği ve elden(reçetesiz) satış oranının arttığı,

-2020 yılında ATC-2 grup yüzdelerine bakıldığında en çok satılan ilaçları sırasıyla antiinflamatuvarlar ve antiromatik ürünler, antitrombotik ilaçlar ve aneljeziklerin; ruhsatlı biyoteknolojik ürünlerin ATC sınıflandırması yüzdelerine bakıldığında ise A10-Diyabet tedavisinde kullanılan ilaçların oluşturduğu,

-2020 yılında ülke genelinde toplamda satılan ilaçların %22,32’sini, kutu satış hacmi açısından ilk 20’ye giren ilaçların %30’nu vatandaş tarafından cepten ödediği belirtilmektedir.

Bu durum göstermektedir ki; vatandaşların sosyal güvencesi olsa dahi ilacın erişilebilir ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ödenebilir olması zorlaşmakta ve fiili olarak da reçetesiz ilaç satışı artmaktadır.  

SGK ödemelerinde kutu başı kamu fiyatları dikkate alınırken, elden satış ödemelerinde perakende satış fiyatı üzerinden hesaplama yapılmıştır. Yıl içerisinde birden fazla fiyat değişikliği olduğu, bunun da perakende satış fiyatını etkilediği tespiti hesaplamalarda belirtilmiştir.

15 Ekim tarihinden itibaren 52 ilacın (kas gevşetici kremler, ağrı kesici ve iltihap giderici spreyler, pandemi döneminde en çok kullanılan ağız ve boğaz spreyleri, bebeklerin diş çıkartırken ağrılarında kullanılan diş jelleri) SGK geri ödeme listesinden çıkarılmasının ve yine kas ağrılarında kullanılan 39 adet ilacın ruhsatlarının askıya alınmasının bu ilaçların (kamunun yüksek miktarda toplu alımının ortadan kalkması ile) serbest piyasa koşullarında daha fazla bedelle satılmasına ve bu yüksek bedelle cepten ödeme yaparak alınmasına yol açacağından korkulmaktadır. 

Gelinen durumu, Sosyal Güvenlik Kurumunun içine girdiği finansal krizi aşmak için başka ilaç gruplarını ve sağlık hizmetlerini de keyfi olarak geri ödeme kapsamından çıkarabileceğine dair bir işaret olarak değerlendirmek gerekmektedir.

TÜRKİYE İLAÇ PAZARI GÖZLEM RAPORUNA GÖRE;

1-      2020 yılında ülke genelinde toplamda satılan ilaçların %22,32’sini vatandaş cepten almış.



2020 yılında ülke genelinde toplamda satılan ilaçların %76,57’si SGK, %1,1’i özel sigortalar tarafından karşılanmış olup %22,32’si ise elden satış olarak gerçekleşmiştir.

2015-2020 yılları arasında pazardaki ilaçların kutu başı ortalama fiyatları düzenli olarak artış göstermiş olup 2020 yılında 22,21 TL’ye ulaşmıştır. Kutu başı ortalama fiyatın 8,62 TL olduğu 2015 yılından 2020 yılına %157,66’lık bir artış gözlenmiştir.

1-      2020 yılı satış hacimlerine göre ülke genelinde toplamda satılan, elden satılan, SGK ve özel sigortalar tarafından karşılanan ilk 20 ilaç (İTS verilerine göre)


3- Elden Satılan, SGK ve Özel Sigortalar Tarafından Karşılanan İlk 20 İlacın Dağılımı

2020 yılında ATC-2 grup yüzdelerine bakıldığında antiinflamatuvarlar antiromatik ürünler, antitrombotik ilaçlar ve aneljeziklerin ilk üç sırada yer aldığı görülmektedir.


4-      2020 yılı verilerine göre satılan ilk 20 biyoteknolojik ilacın ATC-2 grupları ve satış hacimleri

2020 yılında satış hacmi ilk 20 sıraya giren ruhsatlı biyoteknolojik ürünler değerlendirildiğinde bu ürünlerin %63,74’ünü ATC sınıflandırmasına göre A10-Diyabet tedavisinde kullanılan ilaçlar oluşturmaktadır. 

4-      Kutu satış hacmi açısından ilk 20’ye giren ilaçların %30’nu  vatandaş cepten ödemiş!

Ayrıca SGK’nın ödediği ilaçlar için vatandaşlar, reçete ve ilaç katılım payı ile eşdeğer ilaç fark ücreti ödemektedirler. Eylül ayında yapılan değişiklik ile eşdeğer ilaç taban fiyat uygulamasının %10’dan %5’e düşürülmüş böylece eşdeğer ilaçlara vatandaşların en az %5 daha fazla fiyat farkı ödemesi getirilmişti. 

.İlaç katılım payı; Ayakta tedavide sağlanan ilaçlar için ilaç bedelinin Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için %10’u, diğer kişiler için %20’si oranında katılım payı alınır.

Reçete katılım payı; Her bir reçete için, a) 3 kutuya kadar (üç kutu dâhil) temin edilen ilaçlar için 3 TL, b) 3 kutuya ilave temin edilen her bir kutu ilaç için 1 TL reçete katılım payı tahsil edilmektedir.

Eşdeğer ilaç fark ücreti; Eşdeğer ilaç uygulaması, aynı endikasyon için kullanılabilecek aynı etken maddeyi içeren ürünlerin benzer dozaj formları arasında fiyat karşılaştırması esasına dayanır. Eşdeğer ilaçlarda Kurum’un ödeyeceği tutardan daha pahalı bir ilaç tercih edilirse farkı hasta öder.

Elden ödeme, ilaç ve reçete katılım payı ile eşdeğer ilaç fark ücreti birlikte değerlendirildiğinde ilaç ödemelerinin önemli bir kısmının vatandaş tarafından ödendiği görülmektedir.

SONUÇ OLARAK;

Pandemi döneminde, vatandaşlar kamu sağlık kuruluşlarından kolayca randevu alamamış ve sağlık hizmetlerine yeterince erişememişlerdir. Bu nedenle de en çok gereksinim duyulan ilaçları da daha çok cepten ödeyerek aldıkları rapordaki tablolarda görülmektedir.

Salgınla birlikte kamu hastanelerinin neredeyse tamamı pandemi hastanesi ilan edilmiş ve zorunlu olmayan (elektif) vakalar ertelenmişti.  Ancak özellikle riskli gruplara yönelik sağlık hizmetlerine erişimde bir planlama yapılmamıştı. Bu durum, kamu hastanelerinde özellikle metropol illerde belirli branşlarda vatandaşların randevu almaları neredeyse imkansız hale getirmiştir. Kamu sağlık hizmetlerine ulaşamayan vatandaşlardan parası olanlar özel sağlık kuruluşlarına yönelirken, parası olmayanlar ise sağlık hizmetlerinden mahrum kalmışlardır. Açıklanan bu rapor, pandemi döneminde 2020 yılında, vatandaşların sağlık hizmetlerinden olduğu gibi ilaçlardan da mahrum kaldıklarını ve gereksinim duyulan ilaçları ancak cepten ödeme yaparak satın alabildiklerini göstermektedir.

Vatandaşların sıklıkla kullandığı 52 ilacın ödeme listesinden çıkarılması, ardından 39 ilacın ruhsatlarının askıya alınması ve ilaç pazarı gözlemleme raporundaki verilerin göz önüne alınması önümüzdeki günlerde başka ilaç gruplarının ve sağlık hizmetlerinin keyfi olarak geri ödeme kapsamından çıkarılacağına işaret etmektedir. 

AKP iktidarının pandemi döneminde dahi halkın sağlık hakkının daraltan, ilaca erişimini zorlaştıran ve cepten harcamasını artıran bir yönelim içerisinde olduğu görülmektedir.   

Dr. Ergün DEMİR                  Dr. Güray KILIÇ









Yorumlar

  1. İzmir Ucuz Baza Yatak için Fiyat Teklifi Alabilirsin
    İzmir Baza Yatak Danışmanı
    Tel : Erdal Sonkaya - 0535 323 7010



    gaziemir baza, sarnıç baza, eserken karabağlar baza yatak başlık, hatay üçyol baza yatak başlık, göztepe baza balçova baza yatak başlık, sanayi baza yatak izmir torbalı baza yatak, ödemiş baza yatak, menemen baza yatak, karşıyaka baza yatak nergiz baza yatak, aydın mahallesi baza yatak, yeşillik caddesi baza yatak başlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

EMEKLİLERE MAAŞ ve İKRAMİYE ARTIŞI İÇİN SGK BÜTÇESİNDE YETERLİ KAYNAK VARMIŞ!

  Artık yeter! 15 Milyon 207 Bin 787 emekli ve hak sahibini oyalamaktan vazgeçin. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir ile yaşamını sürdürmek zorunda; öte yandan düşük gelir nedeniyle emeklilerin neredeyse yarısı ya çalışmakta ya da iş aramakta. Aylardır emekli maaş ve ikramiyesine artış yapmamak için Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesinin yetersizliği ve mali disiplininin korunmasını öne sürülmekte; Kasım-Aralık ayı olmadı, yeni yıl başında artış yapacağız diyerek milyonlarca emekli oyalanmaya çalışılmaktadır. Oysa SGK 2022 Yılı Sayıştay Denetim Raporuna göre emekli aylıklarını ve sağlık giderlerini karşılayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelirleri giderlerini karşılamakta hatta fazla vermektedir. SGK neyi gizlemeye çalışıyor?  Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 2022 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu nda 2022 yılı bütçesi ve gelir – gider tablosu  sonuçlarına göre, 2022 yılı bütçe gideri toplamı 1.032.718.600.200,39 TL’dir. Net bütçe geliri ise

Binlerce aile huzursuz ve tedirgin!

  Bakıma ihtiyacı olan ağır engellilerin evde bakım yardımının durdurulması ve sonlandırılması mı söz konusu? 569 bin ağır engelliye ailenin gelirine göre yapılan evde bakım yardımının, çalışan maaşlarına yapılan son zamlar ile gelirin görece artmış olması ve evde bakım yardımı yönetmeliğinde yapılan değişik ile durdurulacağı korkusu aileleri huzursuz hale getirdi. Evde Bakım Yardımı 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun ek 7'nci maddesi uyarınca Engelli Sağlık Kurulu Raporunda tam bağımlı/ağır engelli ibaresi olan ve hanede kişi başına düşen geliri net asgari ücretin 2/3’ünün altında bulunan engelli bireylerin evde bakımlarının sağlanması için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Evde Bakım Yardımı yapılmaktadır. Faydalanıcı sayısı ve nakdi yardım tutarı Evde bakım yardımı uygulaması 2006 yılında başlatılmış olup, 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi için tam bağımlı durumdaki engellisine evde bakmak isteyen ailelere aylık 4.336 TL nakdi yardım yapılmaktadır. 2023 yılı Nisan

İlaç tedarikinde kriz kapıda!

  Multipl Skleroz hastaları, Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilaç firmaları arasındaki gerilim nedeniyle mağdur edilmemeli, duyguları sömürülmemelidir. Roche firması kamuoyuna yaptığı bir açıklama ile ruhsat sahibi oldukları ve 2018 yılından beri Türkiye’de bir grup Multipl Skleroz (MS) hastasında kullanılan Ocrevus isimli ilacının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafında ‘pasiflendiğini’ ve bu durumun MS hastalarının tedavisinde aksamaya yol açacağını bildirerek SGK’yı bu girişiminden vaz geçirmek üzere kamuoyunu tepki vermeye davet etmiştir. SGK ise MS hastalarının ilaca erişim konusundaki kaygılarını giderecek bir açıklamayı henüz yapmamıştır. Türkiye’nin en kritik seçimlerinde bile maalesef gündem olamayan sağlık ve tıbbi hizmetler ancak vatandaşın canı yandığı zaman tartışılabilmektedir. Sağlık alanında sorunlar seçim döneminde de tüm ağırlığıyla süregeldi. Ancak vatandaşların bazı ilaçlara erişememesi, birçok kamu hastanesinde tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle ameliyatların yapılama