Ana içeriğe atla

SON 10 YIL İÇİNDE İLK KEZ 2018 YILINDA TOPLAM AKTİF SİGORTALI SAYISI REEL OLARAK AZALMIŞTIR.


SON 10 YIL İÇİNDE İLK KEZ 2018 YILINDA TOPLAM AKTİF SİGORTALI SAYISI REEL OLARAK AZALMIŞTIR.
Hani kriz yoktu?
İktidar yetkililerinin açıklamalarına bakılacak olursa işsizlik azalmakta, vatandaşlar mutlu mesut yaşamaktadırlar. Oysa SGK istatistik verilerinde 2008 yılından itibaren aktif sigortalı sayısı her yıl artarken, ilk kez 2018 yılında işverenlere her türlü teşvik verilmesine karşın aktif sigortalı sayısı bir önceki yıla göre azalmıştır.



Aktif sigortalı gruplar arasında 4/c kapsamındaki memur sayısı bir önceki yıla göre artarken, en önemli azalma hizmet akdi ile bir işveren tarafından çalıştırılan 4/a kapsamındaki işçi sayısında olmuştur. 4/a kapsamındaki zorunlu sigortalı sayısı 2017 yılında 14.477.817 iken bu sayı 2018 yılında 14.229.170’e düşmüştür.
                      2017 yılında 1.95 olan aktif/pasif oranı 2018 yılında 1.86’ya düşmüştür.
Aktif/pasif oranı, aktif olarak sosyal güvenlik sistemine katkı sağlayan sigortalıların (aktif sigortalı, isteğe bağlı sigortalı, tarımda sigortalı çalışanlar) sayısının, sistemden aylık alanların (emekliler, malullük veya ölüm aylığı alanlar) sayısına bölünmesi ile hesaplanır. Bu oran bir emekliyi kaç çalışanın finanse ettiğini ortaya koyar.
Aktif/pasif sigortalı oranı, sosyal sigortaların en temel göstergesidir ve kapsamla ilgili bir gösterge olmaktan ziyade sistemin mali dengesi ile ilgilidir.
Bir sosyal güvenlik sisteminin mali bakımdan ayakta durabilmesi için aktif/pasif sigortalı oranının asgari 4 olması gerekir. SGK istatistik verilerinde 2017 yılında 1.95 olan aktif/pasif oranı 2018 yılında 1.86’ya düşmüştür.
Aktif-pasif oranının bu kadar düşük olmasının önemli nedenlerinden biri işsizlik oranlarıdır.  Bu durum,  konunun ciddiyetini ortaya koymaktadır. Sosyal sigorta sisteminin “aktüeryal dengesi sağlanmış, mali açıdan sürdürülebilir bir sistem” haline gelmesi için aktif/pasif oranının artması gerekmektedir.
       Hiç bir sosyal güvencesi olmayan kişilerin ve yoksulların sayısı giderek artmaktadır
Hiç bir sosyal güvencesi olmayan ve GSS kapsamında tescil edilen kişilerin sayısı 2017 yılında 9.825.269 iken 2018 yılında 10.585.086’ya yükselmiştir.
 Aylık geliri brüt asgari ücretin üçte birinden az olan (yoksullar), GSS primi devlet tarafından karşılanan kişilerin sayısı 2017 yılında 7.936.009 iken 2018 yılında 8.262.402’ye yükselmiştir.

SGK verileri neden makyajlanmaktadır? Sanal bir iyilik hali oluşturmak için mi?

Her seçim döneminde iktidar Sosyal Güvenlik Kurumunu siyasi propagandaya malzeme yapmakta ve yaşanan sorunlar istatistik verileri makyajlayarak sanal bir iyilik hali oluşturmaya çalışılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu gelirleri prim gelirleri, devlet katkısı ve diğer gelirlerden oluşur.(Diğer gelirler içinde faiz, gayrimenkul, faturalı ödemeler vardır)
Gelirler ve devlet katkısında her yıl normal rutin artış olurken, 2018 yılında diğer gelir miktarında tarihi rekor kırılmıştır. Diğer gelirlerin yıllık ortalama artışı yaklaşık 3 milyar TL iken 2017 yılında 28.7 Milyar TL olan diğer gelirler kalemi 2018 yılında birden 56 Milyar TL’ye yükselmiştir.
                                                Yıllar itibarıyla diğer gelir tutarları


         Diğer gelirlerin önceki yıllara göre 2017-2018 yıllar arasındaki tarihi artışın nedeni açıklanmaya muhtaçtır.
                                                      2018 Yılı aylık diğer gelir tutarları


Diğer gelirlerin 2018 yılı aylık istatistiğine baktığımızda aylık gelir 2.7 ila 3.7 milyar TL arasında değişiklik gösterirken, bu miktar Haziran ayında 14.7 milyar TL, Ağustos ayında ise 13.2 milyar TL olmuştur.

Faturalı Ödemeler: 2022, 3292, 5434, 2913, 2330, 1005 sayılı Kanun hükümlerine göre bağlanan aylıklar ile emeklilik ikramiyesi ödemeleri karşılığıdır. SGK tarafından Maliye Bakanlığı adına yapılan faturalı ödemeler, Maliye Bakanlığı tarafından faturalı ödemeler karşılığı olarak bütçe transferi kapsamında Kuruma aktarılmaktadır. Faturalı ödemeler geliri içerisinde ek karşılık geliri de takip edilmektedir.
Diğer gelirlerin artışı faturalı ödemeler kaleminde görülmektedir. 2018 yılı faturalı ödemeler aylık ortalama yaklaşık 1.3 milyar TL arasında iken Haziran ayında 12.7 milyar TL, Ağustos ayında ise 11.6 milyar TL olmuştur. Haziran ve Ağustos aylarında hangi gelişmeler oldu ki faturalı ödemelerde bu kadar artış oldu?

Sayıştay Başkanlığının SGK denetim raporlarında, Kurumun   “mali rapor ve tablolarına ilişkin  doğru ve güvenilir değildir” tespiti önemini korurken, yeni yayımlanan SGK 2018 Aralık İstatistik bülteninde bulunan yukarıdaki tablolardaki veriler ışığında  aşağıdaki soruların yanıtlanması gerekmektedir.
§  Prim gelirleri ve devlet katkısı normal artışta seyrederken ne oldu da diğer gelirler 2018 yılında diğer yıllara göre tarihi artış gösterdi?
§  2018 Haziran ve Ağustos aylarında hangi gelişmeler oldu ki ortalama aylık gelirin yaklaşık 4 katı bir rakama ulaşıldı?
§  2018 Haziran ve Ağustos aylarındaki faturalı ödemeler diğer aylara göre neden çok yüksektir ve Maliye Bakanlığı tarafından bu iki ayda hangi faturalı ödemeler yapılmıştır?
§  Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un 2019 yılı bütçe sunum konuşmasında ‘’Sosyal Güvenlik Kurumu gelir gider farkının yaklaşık 24,8 milyar TL’dir’’ifadesine rağmen yeni yayımlanan Aralık 2018 SGK istatistik bülteninde gelir gider farkı 15,7 milyar TL olduğu görülmektedir.
§  Bakanın sunum yaptığı tarihte haziran ve ağustos aylarının verileri yayımlanmışken rakamlar neden birbirini tutmamaktadır?

 ÖZETLE;
Sayıştay Başkanlığının SGK denetim raporlarında, Kurumun   “mali rapor ve tablolarının”  doğru ve güvenilir değildir tespitine ve hükümetin sanal iyilik hali oluşturmak için verileri makyajlamasına rağmen;
Gerçek durum rakamlarla sabit olan işsizlik artışı ve vatandaşların giderek daha fazla yoksullaştıklarıdır.   
2018 Aralık SGK istatistik verilerinde;
10 yıldır aktif sigortalı sayısı her yıl artarken, işverenlere her türlü teşvik verilmesine rağmen ilk kez 2018 yılında aktif sigortalı sayısı bir önceki yıla göre azalmıştır.
2018 yılında hiç bir sosyal güvencesi olmayan kişi sayısı bir önceki yıla göre 759.817 kişi artmıştır.
2017 yılında 1.95 olan Aktif/Pasif oranı 2018 yılında 1.86’ya düşmüştür. Bu durum,  konunun ciddiyetini ortaya koymaktadır.
2018 yılında GSS primi devlet tarafından karşılanan yoksul kişi sayısı bir önceki yıla göre 326.393 kişi artmıştır.
İktidar seçim sürecinde sosyal güvenlikte sorun yok demek için;  yaşanan sorunlar istatistik verileri makyajlayarak sanal bir iyilik hali oluşturmaya çalışılmaktadır.
Asıl sıkıntı seçimden sonra uygulanacak olan Yeni Ekonomik Programda yapılacağı bildirilen sosyal güvenlikten 10,1 Milyar TL tasarruf yani kemer sıkma uygulamaları ile yaşanacaktır.12.03.2019

                        Dr. Ergün DEMİR                                                                   Dr.Güray KILIÇ

 Kaynaklar;
-          SGK Aylık İstatistik Bültenleri Aralık 2018 Sigortalı İstatistikleri (Erişim 11.03.2019) http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/kurumsal/istatistik/aylik_istatistik_bilgileri
-          Tablo 6- Sosyal Güvenlik Kapsamı,(4/a,4/b,4/c)
-          Tablo 5-Aylara Göre Sigortalılar
-          Tablo 22-Sosyal Güvenlik Kapsamında  Kişi Sayısı ve  Türkiye Nüfusuna Oranı (Aktif Çalışan, Aylık Alan, Bakmakla Yükümlü Olunan,Genel Sağlık Sigortası)
-          2019 Mali Yılı Bütçe Kanunu Teklifi kapsamında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un Plan ve Bütçe Komisyonu’nun da yaptığı sunum konuşma metni. file:///C:/Users/ASUS/Desktop/Bütçe%20Sunum1%20(1).pdf


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EMEKLİLERE MAAŞ ve İKRAMİYE ARTIŞI İÇİN SGK BÜTÇESİNDE YETERLİ KAYNAK VARMIŞ!

  Artık yeter! 15 Milyon 207 Bin 787 emekli ve hak sahibini oyalamaktan vazgeçin. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir ile yaşamını sürdürmek zorunda; öte yandan düşük gelir nedeniyle emeklilerin neredeyse yarısı ya çalışmakta ya da iş aramakta. Aylardır emekli maaş ve ikramiyesine artış yapmamak için Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesinin yetersizliği ve mali disiplininin korunmasını öne sürülmekte; Kasım-Aralık ayı olmadı, yeni yıl başında artış yapacağız diyerek milyonlarca emekli oyalanmaya çalışılmaktadır. Oysa SGK 2022 Yılı Sayıştay Denetim Raporuna göre emekli aylıklarını ve sağlık giderlerini karşılayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelirleri giderlerini karşılamakta hatta fazla vermektedir. SGK neyi gizlemeye çalışıyor?  Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 2022 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu nda 2022 yılı bütçesi ve gelir – gider tablosu  sonuçlarına göre, 2022 yılı bütçe gideri toplamı 1.032.718.600.200,39 TL’dir. Net bütçe geliri ise

Binlerce aile huzursuz ve tedirgin!

  Bakıma ihtiyacı olan ağır engellilerin evde bakım yardımının durdurulması ve sonlandırılması mı söz konusu? 569 bin ağır engelliye ailenin gelirine göre yapılan evde bakım yardımının, çalışan maaşlarına yapılan son zamlar ile gelirin görece artmış olması ve evde bakım yardımı yönetmeliğinde yapılan değişik ile durdurulacağı korkusu aileleri huzursuz hale getirdi. Evde Bakım Yardımı 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun ek 7'nci maddesi uyarınca Engelli Sağlık Kurulu Raporunda tam bağımlı/ağır engelli ibaresi olan ve hanede kişi başına düşen geliri net asgari ücretin 2/3’ünün altında bulunan engelli bireylerin evde bakımlarının sağlanması için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Evde Bakım Yardımı yapılmaktadır. Faydalanıcı sayısı ve nakdi yardım tutarı Evde bakım yardımı uygulaması 2006 yılında başlatılmış olup, 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi için tam bağımlı durumdaki engellisine evde bakmak isteyen ailelere aylık 4.336 TL nakdi yardım yapılmaktadır. 2023 yılı Nisan

İlaç tedarikinde kriz kapıda!

  Multipl Skleroz hastaları, Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilaç firmaları arasındaki gerilim nedeniyle mağdur edilmemeli, duyguları sömürülmemelidir. Roche firması kamuoyuna yaptığı bir açıklama ile ruhsat sahibi oldukları ve 2018 yılından beri Türkiye’de bir grup Multipl Skleroz (MS) hastasında kullanılan Ocrevus isimli ilacının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafında ‘pasiflendiğini’ ve bu durumun MS hastalarının tedavisinde aksamaya yol açacağını bildirerek SGK’yı bu girişiminden vaz geçirmek üzere kamuoyunu tepki vermeye davet etmiştir. SGK ise MS hastalarının ilaca erişim konusundaki kaygılarını giderecek bir açıklamayı henüz yapmamıştır. Türkiye’nin en kritik seçimlerinde bile maalesef gündem olamayan sağlık ve tıbbi hizmetler ancak vatandaşın canı yandığı zaman tartışılabilmektedir. Sağlık alanında sorunlar seçim döneminde de tüm ağırlığıyla süregeldi. Ancak vatandaşların bazı ilaçlara erişememesi, birçok kamu hastanesinde tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle ameliyatların yapılama