Ana içeriğe atla

KAMU HASTANELERİNDE ALGORİTMAYA AYKIRI PCR TEST UYGULAMASI

 Sağlık Bakanını ve Sağlık Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulunu açıklama yapmaya çağırıyoruz!

Kamu sağlık kurumlarında/hastanelerinde PCR Testi yaptırmak için salgın yönetimi algoritmasına ve ayakta vaka sorgulama kılavuzuna, AKP toplantılarına, açılışlarına, mitinglerine katılmakta mı eklendi? Açıklayınız!

PCR testini kamu sağlık kuruluşlarında yaptırabilmek için COVID-19 semptomlarının varlığını sorgulatan ve bu konu için Bilimsel Danışma Kurulu’nun hazırladığı algoritmayı tanımlayan kılavuzu yayımlayan Sağlık Bakanlığı, AKP toplantılarına katılanlara farklı davranılmasına göz mü yummaktadır?

COVID-19 salgın yönetimi Sağlık Bakanlığının koordinasyonunda Bilimsel Danışma Kurulunun önerileri dikkate alınarak yapılmaktadır.

Algoritmada yakın temaslılar için “yakın temaslı kişilerde takip süreleri içerisinde COVID-19 semptomları gelişirse filyasyon ekiplerince PCR testi için numune alınacağı” ifade edilmektedir.

Olası COVID-19 vaka sorgulama kılavuzunda ise kamu sağlık kuruluşlarına ayaktan başvuran kişilerde;

• Ateş, öksürük

• Nefes darlığı

• Boğaz ağrısı

• Baş ağrısı

• Kas/eklem ağrıları

•Karın ağrısı veya ishal

• Koku veya tat alma bozukluğu sorgulaması yapılır denilmektedir.

Bu sorgulamada ateş, öksürük ve nefes darlığı için yanıt evet ise veya nefes darlığı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kas/eklem ağrıları, tat ve koku alma kaybı, ishal bulgusu varsa kamu hastanelerinde PCR testi yapılmakta; eğer bu şikayetleri/semptomları yoksa kamu sağlık kuruluşlarında test yapılmamaktadır. Vatandaş kendi isteği ile PCR testi yaptırmak isterse özel sağlık kuruluşunda ücret karşılığında testi yaptırabilmektedir. 

Ancak yarın İzmir’e gelecek olan AKP Genel Başkanının katılacağı  açılışlara, toplantılara, mitinglere  davet edilenlere algoritmaya ve kılavuza aykırı olarak hiçbir kriter/semptom aranmaksızın tarama amaçlı olarak devlet hastanelerinde ve kamu sağlık kurumlarında bu gece saat 01.00’ e kadar ücretsiz PCR testi yapılacağı iddia edilmektedir.

Salgının başlangıcından bu yana vatandaşlara adeta tekerlemeye dönüşen ‘maske-mesafe -hijyen’ kurallarına uyması ve kalabalık ortamlara katılmaması önerilmektedir. Sağlık Bakanlığı, bunun için de Bilimsel Danışma Kurulunun önerilerini dikkate alarak kılavuz ve algoritmalar yayımlamaktadır.

Ayrıca kamu sağlık kurumlarında/hastanelerinde PCR testi yapılabilmesi için Covid-19 semptomları sorgulanmakta, semptomu olmayanlara da PCR testi yapılmamaktadır.  

Peki neden salgına rağmen birçok toplantı, açılış, miting yapılmakta ve bu toplantılarda sosyal mesafeye uyulmadan ‘lebaleb’ dolu katılım övülerek adeta teşvik edilmektedir? 

Ayrıca 31.05.2021 tarihinde kamu sağlık hizmetleri fiyat tarifesinde yapılan güncelleme ile 01.06.2021 tarihinde geçerli olmak üzere tüm işlemler, muayene, katma değer vergisi dahil olmak üzere PCR test ücreti 170 TL olarak belirlenerek revize edildi. Ancak birçok özel hastane  PCR testi için halen vatandaşlardan 250 TL ve üzeri ücret talep etmeye devam etmektedir. Bu durumu engellemek adına kamu otoritesi herhangi bir denetim yapmamaktadır.

                                Dr. Ergün DEMİR                                     Dr. Güray KILIÇ

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SGK TARİHİNİN EN BÜYÜK YOLSUZLUĞU KARŞISINDA KURUM VE KAMUOYU NEDEN SESSİZ?

  Sosyal güvenlik Kurumu’nun İzmir'in Menemen ilçesinde özel bir hastanede periferik anjiyoplasti (damarın genişletilmesi) işlemi için kullanılan tıbbi malzeme ve endikasyon dışı uygulamalardan dolayı 147 milyon TL zarara uğratıldığı bilgisi basın yayın kuruluşları aracılığıyla kamuoyuna yansımıştır.  SGK denetim raporuna göre ise aynı yöntemle tüm Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumunun 500 -600 milyon dolar zarara uğratıldığı tahmin edilmektedir. Tıbbi cihaz üretimi yapan şirket, hastaneler ve hekimlerin yer aldığı üçlü bir ayak tarafından gerçekleştirilen bu yolsuzluk ve usulsüzlük Kurum tarihinin sağlık alanındaki en büyük yolsuzluğu olarak değerlendirilmektedir. 3 yıl önce başlatılan yolsuzluk soruşturmasında muhakkik/denetim raporunda diğer il ve ilçelerde de denetim yapılması konusunda Rehberlik Daire Başkanlığına dosyanın gönderilmesine rağmen sadece bir ilçede mali şube operasyon yapıldığı diğer il/ilçelerde yapılmadığı görülmektedir. Öyle anlaşılmaktadır ki bu konu soğutul

EMEKLİLERE MAAŞ ve İKRAMİYE ARTIŞI İÇİN SGK BÜTÇESİNDE YETERLİ KAYNAK VARMIŞ!

  Artık yeter! 15 Milyon 207 Bin 787 emekli ve hak sahibini oyalamaktan vazgeçin. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir ile yaşamını sürdürmek zorunda; öte yandan düşük gelir nedeniyle emeklilerin neredeyse yarısı ya çalışmakta ya da iş aramakta. Aylardır emekli maaş ve ikramiyesine artış yapmamak için Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesinin yetersizliği ve mali disiplininin korunmasını öne sürülmekte; Kasım-Aralık ayı olmadı, yeni yıl başında artış yapacağız diyerek milyonlarca emekli oyalanmaya çalışılmaktadır. Oysa SGK 2022 Yılı Sayıştay Denetim Raporuna göre emekli aylıklarını ve sağlık giderlerini karşılayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelirleri giderlerini karşılamakta hatta fazla vermektedir. SGK neyi gizlemeye çalışıyor?  Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 2022 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu nda 2022 yılı bütçesi ve gelir – gider tablosu  sonuçlarına göre, 2022 yılı bütçe gideri toplamı 1.032.718.600.200,39 TL’dir. Net bütçe geliri ise

Sağlık giderlerinin ve emekli aylıklarının ödenmesi tehlikede mi?

  SGK’nın gelir- gider dengesi giderek bozuluyor yani “finansman açığı” baş aşağı gidiyor! AKP iktidarının Sosyal Güvenlik Kurumu getirdiği son nokta; Sağlık giderlerinin ve emekli aylıklarının ödenmesi tehlikede! Seçim günü yaklaştıkça sosyal güvenlik sistemi kapsamında hane halkına yapılan yardımlar ve sosyal sigorta konusunda AKP iktidarı da muhalefette müjdeleri ara arda sıralamaya devam ediyorlar. Ancak bu vaatler sıralanırken 20 yıllık AKP iktidarının Sosyal Güvenlik Kurumunu getirmiş olduğu son nokta ise pek dikkate alınmıyor. Oysa seçim sonrasında eğer sosyal güvenlik sistemi yeniden yapılandırılmaz ve Kurum’a yapılan bütçe transferleri artırılmaz ise sağlık giderlerinin ve emekli aylıklarının ödenmesi bile tehlikede görünmektedir. AKP iktidarının, başta Tayyip Erdoğan olmak üzere, bu tabloyu yaratan sorumluları gerçek dışı, hayal ürünü söylemleri bıraksınlar. İşte devletin resmi verilerindeki gerçeklik: 03.05.2023 tarihinde yayımlanan SGK Şubat 2023 aylık sigortalı