Ana içeriğe atla

Sosyal Güvenlik Kurumuna bir şeyler oldu!



Sosyal Güvenlik Kurumuna bir şeyler oldu!
Sosyal Güvenlik Kurumu krizin topluma ve kuruma etkilerini gösteren en önemli bilgileri içeren 2019 yılı sigortalı, sağlık ve mali aylık istatistik bilgilerini neden seçim öncesi yayımlamamaktadır?

Sosyal Güvenlik Kurumu ( SGK) vatandaşların hastalık, işsizlik, sakatlık, ölüm ve analık halinde korunmasını sağlamakla, emekli aylıklarını ve sağlık harcamalarını ödemekle yükümlü en yüksek bütçeli kamu kurumudur. Kurum, seçim öncesi krizin topluma ve kuruma etkilerini kamuoyundan gizlemek için 2019 yılı sigortalı, sağlık ve mali aylık istatistik bilgilerini yayımlamamaktadır.

AKP reklamlarla halka mutluluk tablosu pazarlamaktadır. Oysa istatistikler açıklanırsa durumun böyle olmadığına dair çalışma yaşamına ilişkin bir dizi veri ortaya çıkacaktır. Binlerce işyerinin ve fabrikaların kapandığı, yüz binlerce işçinin işten çıkarıldığı,  yeterli gelire sahip olamama durumu yani yoksulluk ve işsizliğin giderek arttığı,  milyonlarca vatandaşın sigorta primini ödeyemediği ve prim borcunu yatıramadığı ve buna bağlı olarak ta Kurumun gelirlerinin azalması ve giderlerinin artması ile ‘’açıkların’’  kronik hale geldiği görülecektir.
Geldiğimiz noktada AKP iktidarı sosyal güvenlik sisteminin mali açıdan sürdürebilirliğinin sıkıntıda olduğu gerçeği gizlenmeye ve üzerini örtmeye çalışmaktadır.
 Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın hafta sonu katıldığı bir televizyon programında ‘’sadece Mart ve Nisan ayında Sosyal Güvenlik Kurumuna giriş noktasında istihdam artışı 520 bini geçmiş durumda…’’ demiştir. Oysa 2019 yılı istihdam artış sayısı SGK’nın resmi verilerinde henüz mevcut değildir.




SGK NEDEN 2019 AYLIK İSTATİSTİK BİLGİLERİNİ YAYIMLAMAMAKTADIR?

Çünkü; Sosyal Güvenlik Kurumunun mali gelir gider dengesi giderek bozulmakta ve gemi su almaktadır.

Kurumun en önemli finans kaynağı sigorta ve genel sağlık sigorta primleri ile devlet katkısı ve faturalı ödemelerin de içinde yer aldığı bütçe transferidir. Giderlerinin en önemli kısmını ise emekli aylık ve ödenekler ile sağlık harcamaları oluşturmaktadır.


Aktif sigortalı sayısı azalmakta, prim borçlarını ödeyemeyenlerin sayısı giderek artmaktadır.
Krizin etkisinin giderek artması ile birlikte binlerce işyeri kapanmakta, on binlerce işçi işten çıkarılmaktadır. İnsani koşullarda yaşamı sürdürebilmek için yeterli gelire sahip olamama durumu yani yoksulluk ve işsizlik giderek artmaktadır. Milyonlarca vatandaş sigorta primlerini yatıramamakta, prim borçlarının yeniden yapılandırılarak faizlerinin silinmesine, 12 -18 ay taksitlendirilmesine rağmen prim borçlarını ödeyememektedir.

SGK istatistik verilerinde 2008 yılından itibaren aktif sigortalı sayısı her yıl artarken, ilk kez 2018 yılında işverenlere her türlü teşvik verilmesine karşın aktif sigortalı sayısı bir önceki yıla göre azalmıştır.



 2017 yılında 1.95 olan aktif/pasif sigortalı oranı 2018 yılında 1.86’ya düşmüştür.
Aktif/pasif sigortalı oranı, sosyal sigortaların en temel göstergesidir ve kapsamla ilgili bir gösterge olmaktan ziyade sistemin mali dengesi ile ilgilidir. Bir sosyal güvenlik sisteminin mali bakımdan ayakta durabilmesi için aktif/pasif sigortalı oranının asgari 4 olması gerekir. SGK istatistik verilerinde 2017 yılında 1.95 olan aktif/pasif oranı 2018 yılında 1.86’ya düşmüştür.
Aktif-pasif oranının bu kadar düşük olmasının önemli nedenlerinden biri işsizlik oranlarıdır.  Bu durum,  konunun ciddiyetini ortaya koymaktadır.

Sosyal Güvenlik Kurumuna Bütçeden yapılan transferleri her yıl artmaktadır.



Bütçe transferlerine ek ödeme, açık ve faturalı ödemelerle devlet katkısı, teşvik de dâhildir.

 Hiç bir sosyal güvencesi olmayan kişilerin ve yoksulların sayısı giderek artmaktadır
Hiç bir sosyal güvencesi olmayan ve GSS kapsamında tescil edilen kişilerin sayısı 2017 yılında 9.825.269 iken 2018 yılında 10.585.086’ya yükselmiştir.
 Aylık geliri brüt asgari ücretin üçte birinden az olan (yoksullar), GSS primi devlet tarafından karşılanan kişilerin sayısı 2017 yılında 7.936.009 iken 2018 yılında 8.262.402’ye yükselmiştir.

AKP dönemi Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelir- gider arasındaki dengesizlik kronik hale gelmiştir.



Sosyal güvenlik kurumunun  ‘açıkları’  konusunda tam bir bilgi kirliliği yaşanmakta, gerçekler tersyüz edilmekte ve çarpıtılmaktadır.
SGK'nın resmi verilerinde de görülmektedir ki; AKP Hükümetleri döneminde (2003-2018) SGK’nın gelir- gideri arasındaki dengesizlik kronik hale gelmiş ve parmak hesabı ile toplam 317,9 milyar TL  ‘açık’ oluşmuştur.
Gelir-gider dengesi, aktif-pasif oranı, sosyal güvenlik açığının GSYH’ye oranı gibi temel göstergeler sistemin sürdürebilirliği için her yıl takip edilmesi gereken ve sonuçlarının izlenmesi gereken aktüeryal hesaplardır.

SONUÇ OLARAK;
Gerçek durum şudur: Rakamlarla sabit olduğu üzere kriz ve dövizdeki artışın sonucu olarak yüzlerce işyeri ve fabrika kapanmış ve binlerce işçi işten çıkarılmıştır.
Prim ödeyemeyenlerin sayısının giderek artması ve prim alacaklarının tahsil edilememesi ile SGK gelir gider dengesi olumsuz etkilemekte ve ‘’açık’’ artmaktadır. Seçim nedeniyle boşaltılan bütçeden Sosyal Güvenlik Kurumuna yeterli bütçe transferi yapılmasında da zorlanıldığı görülmektedir.
Her seçim döneminde AKP iktidarı, Sosyal Güvenlik Kurumunu siyasi propagandaya malzeme yapmakta, yaşanan sorunları istatistik verileri makyajlayarak örtmekte ve sanal bir iyilik hali oluşturmaya çalışmaktadır.
İlk kez bu seçimde Sosyal Güvenlik Kurumu seçim meydanlarında şimdilik siyasi malzeme yapılmamıştır. Çünkü seçim öncesi krizin topluma ve kuruma etkilerini kamuoyundan gizlemek için 2019 yılı sigortalı, sağlık ve mali aylık istatistik bilgileri yayımlanmamıştır.
2019 SGK aylık istatistik bilgileri yayımlanırsa tablonun 2018 verilerinden daha fazla acı görülecektir;
Aktif sigortalı sayısının azalmaya ve prim borçlarını ödeyemeyenlerin sayısının giderek artmaya,
Aktif/pasif sigortalı oranının düşmeye,
Gelir gider dengesinin giderek bozulmaya ve kurumun daha fazla  ‘açık’’ vermeye,
Hiç bir sosyal güvencesi olmayan kişilerin ve yoksulların sayısının giderek daha fazla artmaya devam ettiği görülecektir.
Seçim öncesi insani koşullarda yaşamı sürdürebilmek için yeterli gelire sahip olamama durumu yani yoksulluk ve işsizliğin giderek artmakta olduğu, sosyal güvenlik sisteminin sağlıksız durumda olduğu ve mali açıdan sürdürebilirliğinin zor olduğu gerçeği gizlenmeye ve üzeri örtülmeye çalışılmaktadır.


                                      Dr. Ergün DEMİR                                           Dr.Güray KILIÇ  


Kaynak;
-          SGK Aylık İstatistik Bültenleri http://www.sgk.gov.tr/wps/portal/sgk/tr/kurumsal/istatistik/aylik_istatistik_bilgileri(Erişim 15.05.2019)
-          Sigortalı İstatistikleri Tablo 6 Sosyal Güvenlik Kapsamı.
-          Sigortalı İstatistikleri Tablo 22 Sosyal Güvenlik Kapsamında Kişi Sayısı.
-          Mali İstatistikler Tablo 35 Sosyal Güvenlik Kurumuna Yapılan Bütçe Transferleri (2008-2018).
-          Mali İstatistikler Tablo 31 Sosyal Güvenlik Kurumunun Gelir ve Gider Dengesi.







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EMEKLİLERE MAAŞ ve İKRAMİYE ARTIŞI İÇİN SGK BÜTÇESİNDE YETERLİ KAYNAK VARMIŞ!

  Artık yeter! 15 Milyon 207 Bin 787 emekli ve hak sahibini oyalamaktan vazgeçin. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir ile yaşamını sürdürmek zorunda; öte yandan düşük gelir nedeniyle emeklilerin neredeyse yarısı ya çalışmakta ya da iş aramakta. Aylardır emekli maaş ve ikramiyesine artış yapmamak için Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesinin yetersizliği ve mali disiplininin korunmasını öne sürülmekte; Kasım-Aralık ayı olmadı, yeni yıl başında artış yapacağız diyerek milyonlarca emekli oyalanmaya çalışılmaktadır. Oysa SGK 2022 Yılı Sayıştay Denetim Raporuna göre emekli aylıklarını ve sağlık giderlerini karşılayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelirleri giderlerini karşılamakta hatta fazla vermektedir. SGK neyi gizlemeye çalışıyor?  Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 2022 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu nda 2022 yılı bütçesi ve gelir – gider tablosu  sonuçlarına göre, 2022 yılı bütçe gideri toplamı 1.032.718.600.200,39 TL’dir. Net bütçe geliri ise

Binlerce aile huzursuz ve tedirgin!

  Bakıma ihtiyacı olan ağır engellilerin evde bakım yardımının durdurulması ve sonlandırılması mı söz konusu? 569 bin ağır engelliye ailenin gelirine göre yapılan evde bakım yardımının, çalışan maaşlarına yapılan son zamlar ile gelirin görece artmış olması ve evde bakım yardımı yönetmeliğinde yapılan değişik ile durdurulacağı korkusu aileleri huzursuz hale getirdi. Evde Bakım Yardımı 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun ek 7'nci maddesi uyarınca Engelli Sağlık Kurulu Raporunda tam bağımlı/ağır engelli ibaresi olan ve hanede kişi başına düşen geliri net asgari ücretin 2/3’ünün altında bulunan engelli bireylerin evde bakımlarının sağlanması için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Evde Bakım Yardımı yapılmaktadır. Faydalanıcı sayısı ve nakdi yardım tutarı Evde bakım yardımı uygulaması 2006 yılında başlatılmış olup, 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi için tam bağımlı durumdaki engellisine evde bakmak isteyen ailelere aylık 4.336 TL nakdi yardım yapılmaktadır. 2023 yılı Nisan

İlaç tedarikinde kriz kapıda!

  Multipl Skleroz hastaları, Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilaç firmaları arasındaki gerilim nedeniyle mağdur edilmemeli, duyguları sömürülmemelidir. Roche firması kamuoyuna yaptığı bir açıklama ile ruhsat sahibi oldukları ve 2018 yılından beri Türkiye’de bir grup Multipl Skleroz (MS) hastasında kullanılan Ocrevus isimli ilacının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafında ‘pasiflendiğini’ ve bu durumun MS hastalarının tedavisinde aksamaya yol açacağını bildirerek SGK’yı bu girişiminden vaz geçirmek üzere kamuoyunu tepki vermeye davet etmiştir. SGK ise MS hastalarının ilaca erişim konusundaki kaygılarını giderecek bir açıklamayı henüz yapmamıştır. Türkiye’nin en kritik seçimlerinde bile maalesef gündem olamayan sağlık ve tıbbi hizmetler ancak vatandaşın canı yandığı zaman tartışılabilmektedir. Sağlık alanında sorunlar seçim döneminde de tüm ağırlığıyla süregeldi. Ancak vatandaşların bazı ilaçlara erişememesi, birçok kamu hastanesinde tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle ameliyatların yapılama